7 Ocak 2013 Pazartesi

YİNE ZONGULDAK !

     Maden, kömür diye yazılır ÖLÜM diye okunur. Köçük altında , gaz sızması , patlama; kader ,kötü kader  ve ölüm! Öleceğinizi bilerek ekmek parası için çalışma nasıldır bilenimiz var mıdır?...Bilsek ne olacak ki, nasıl değiştireceğiz bu kara kaderi kader olmaktan ?...Acı büyük ,ölüm kalleş ...Saygı ile anmak kalır geriye o kapkaranlık dünyadan!...

MADENCİYE AĞIT
Karadeniz kara yasta
döş dövüyor anam hasta
dutman beni emmi dayı
heryanlarım kor ataşda

kara gözde kömür sürme
bu ekmeğe elin sürme
dağıtılır beleş kömür
konşum ellerini sürme

sobalarda yanar kömür
yer altında bitti ömür
cenazeler bir bir çıkar
elleri yüzleri kömür

garadonda kara yasa
gara elmas gara tasda
söyle bana başvekilim
olur mu böyle bir yasa

yer altında tırnak kazma
anam bağlar gara yazma
gurban olam mamür beyim
cenazemi yannış yazma

Yazan: Ayşe Palo




Yukarda
Uzak bir göğün altındaydı deniz,
Suskunluğun adak testisi,
Kocaman deniz suların altında.
Dipte, maviliklerin oynaştığı,
Küçük bir balığın kanadı gibi yalnız,
Umutsuzluğun bir anlamı kalmadığı,
Kumlara gömülmüş ya da kayaya takılmış
Çapanın, gemisini bekleyen çapanın
Altında, toprak başlar ya, sonra da
Maden. Az önce çökmüş madenin altında,
Lamba söndükten sonra yıkılmış tavanın
Ve duvarı tutan kalasın altında
Tek başınaydı yaralı işçi, karanlık
Yok etmiş gözlerini ama
Kendindeydi daha, ufak bir güneş,
Dünyanın en ufak güneşi,
Çocukluk gibi, düşüncesiz kuşlar gibi,
Duydu demir aldığını geminin
Gürültülerle.
Ve yukarda,
Uzak bir göğün altındaydı deniz,
Bulutlar, martılar ve deniz.

Melih Cevdet Anday

Hiç yorum yok: