10 Haziran 2025 Salı

FERDİ ZEYREK 😥🥲🥲


Her ölüm acı kaybediliş, güzel insanların kaybı çok acı çok... Bugün Türkiye Büyük acıyı yaşıyor ... Mekanı cennet olsun demekten başka bişey yazamıyorum.

Ferdi Zeyrek başkanımız için yazılmış en güzel yazılardan birini Sedat Kaya yazısını tarihe not düşmek için paylaşıyorum...

Arzu Sarıyer 


 

Sedat Kaya


Ferdi Zeyrek Spil'in evladı halkın başkanıydı

Yayınlanma: 09 Haziran 2025 Pazartesi 18:31

 

  


Spil Dağı’nın sabah sisiyle büyümüş bir çocuktu o. Manisa’nın taş sokaklarında yürüyen sade bir mimar gibi görünse de, halkın kalbinde çok daha fazlasıydı. Bir omuz, bir söz, bir umut.

Ferdi Zeyrek, 16 Mart 1977’de doğdu. Şehri taş taş bilen, rüzgârını, toprağını tanıyan bir evlat olarak yetişti. Bursa Uludağ Üniversitesi'nde mimarlık okudu ama kalbinin esas okulunu Manisa’da açtı. Kentin hafızasını betonun, demirin ve camın ötesinde görenlerden biriydi. Şehircilik onun için sadece yollar ve binalar değil, çocukların düşleri, yaşlıların gölgeleri, sokak hayvanlarının sessiz duasıydı.

Play Video

Sivil toplumun içinde yoğruldu. “Ulupark’ıma dokunma” diyerek koruyan, “Beyaz Fil yıkılmasın” diyerek hatırlatan oldu. 2024’te 74 yıllık bir suskunluğu bozarak CHP’den Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı seçildiğinde, halk bir mimarı değil, Spil’in içinden yürüyüp gelen bir adaleti seçmişti.

Bir gece, havuz motorunu kontrol ederken, sessiz bir akımın karanlık eliyle yere yığıldı. İnsanlar, onun “elektrik çarpması”yla değil, asıl hayatın adaletsizliğinin bir kıvılcımıyla çarpıldığını hissetti. Hastaneye koşuldu. Dualar edildi. Manisa’nın sokaklarında, “Başkan uyanacak, değil mi?” diyen çocuklar vardı. Ama olmadı.

Ferdi Zeyrek, bugün Spil’in üstünden batan bir akşam güneşi gibi gitti.

Şimdi Manisa sessiz, Türkiye sessiz.Bu, seçim kaybedenlerin değil, bir dağın kalbini kaybedenlerin sessizliği.





Şimdi bazıları “modern Manisa efsanesi sona erdi” diyecek. Ama Spil Dağı öyle düşünmez. Çünkü her

baharda açan efsanevi Manisa lalesi –latince adıyla Tulipa orphanidea– artık bir anlam daha taşıyor: Ferdi Zeyrek’in hatırası.Belki de birkaç yıl sonra Spil’in yamaçlarında bir taşın altına kulağını koyanlar, Ferdi Zeyrek'in şu sesi duyacak.

“Hakkı gözetin, yeşili koruyun, kimsenin sofrasına göz dikmeyin. Şehir sizin, sahip çıkın"


Ferdi Zeyrek artık aramızda değil ama bıraktığı iz, beton değil, vicdandır. Her yapılan parkta, her korunmuş ağacın gölgesinde, her çocuğun gülüşünde adı yaşayacak.Manisa’nın bugünü onsuz eksik ama Ferdi Zeyrek, bu toprakların yarınındaki dirençtir artık.


Sedat Kaya

Diğer yazıları için:

https://halktv.com.tr/makale/7-asir-once-thomastan-imamogluna-zeyrek-ve-vicdanin-cenaze-toreni-945738


19 Mayıs 2025 Pazartesi

19 MAYIS


 19 Mayıs Atatürk'ü anma Gençlik ve Spor Bayramı. KUTLU OLSUN!... Türkiye cumhuriyetini "Gençliğe" emanet eden Yüce Atatürk bu bayramı  Türk gençliiğine milli şuur ve vatan sevgisi kazandırmak için armağan etmiştir.


  Mayıs demek “19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı “19 mayıs! sesteki vurgu heyecan ve çoşku verir.Sıradan mayısı mayıs olmaktan çıkarır.


  19 mayıs 1919 direnişin,kurtuluş maşelesinin yakıldığı gündür.”Özgülük ve bağımsızlık benim karekterimdir.”diyen atası önderliğinde milletimizin özgürlük ve bağımsızlık mücadelesine başladığı gündür...



Bandırma Vapuru 


Esme rüzgar esme halim perişan

Mustafa Kemal'im güvertede

Ben Karadeniz'de dalgalarla boğuşan

Küçük köhne bir tekne

Baştan ayağa dek iman dolu

Bu hasretlik daha ne kadar uzar

Uçmak isterim Samsun'a doğru

Bakışlarım kararır gözlerim dolar,

Ben «Bandırma Vapuru»

Karadeniz'de küçük köhne bir tekne

Yağma yağmur esme rüzgar

Yolumu bekler Anadolu

Gümüş dere durmaz akar.

Mustafa Kemal'im güvertede

Dayamış alnım ufka bakar.

Ben «Bandırma Vapuru»

Var git başımdan Karadeniz

Bu gece efkarım var

N'oldu ey gönül n'oldu

Gümüş dere durmaz ağlar

Kan ağlar altmış üç ilimiz

Kan ağlar Anadolu

Ben «Bandırma Vapuru»

Mustafa Kemal'im güvertede

Kaputuna bürünmüş

Bakışlarında kararlılık saçlarında rüzgar

Yıldızlar geçiyor alnından

Uzak zaferlerin şavkı vurmuş yüzüne.

Ben «Bandırma Vapuru»

Duyarım sesler gelir Anadolu'dan

Samsun'a doğru

Bir şey var gecenin içinde

Rüzgarlarla karanlıklarla dağılan

Bir şey var gecenin içinde

Mustafa Kemal'in sevinciyle ağaran.

Mesut TARCAN







6 Mayıs 2025 Salı

DENİZ GEZMİŞ , HÜSEYİN İNAN, YUSUF ASLAN


     6 mayıs gecenin karanlığı,aydınlığa çekiliyor.Halkın “Hıdırellez” günüdür.Toprağa tohum atılır Hıdırellez’de…Halk inancında toprağın bereket vakti diye bilindiği bir gündür…Bugün O üç cesur devrimci yüreği anıyorsak,unutmuyorsak; O’nların attığı tohumlar yeşeriyor ,dal budak salıyor demektir…

   Saygıyla anıyorum darağcının üç fidanı, hıdırellezin üç gülü 😔😔





 

1 Mayıs 2025 Perşembe

1 MAYIS


 

1 MAYIS


Mayıs mı o kapıda duran?

içeri alın, terini silin

su içirin kurumasın yaprakları

gizleyin ölü işçi fotoğraflarını

kırılmasın kalbi

tam da yürüyüşe geçecekken...


Mayıs mı o kapıda duran?

koyverin hasretin o vakur tahammülünü

sıkıca sarılın, bırakın düşsün kasketi

selamını söyleyin, selam bile bırakamayanların

ama gerçeği ve yalnız gerçeği de söyleyin

faşizmin gölgesini, çardak serinliğine yormasın...


Mayıs mı o kapıda duran?

deyin ki eksildikçe nisan, çoğaldı insan

artık sığmamaktadır göğe denize

vakt erişti, dem dirildi, cem zamanıdır şimdi

söyleyin de yüzü gül, eli nergis, nefesi karanfil kesilsin

deyin ki, bütün bunları hatırlamak için

Ey Mayıs, tam zamanında geldin...


Haluk IŞIK

30 Nisan 2012 İzmir

23 Nisan 2025 Çarşamba


 Dünyada çocuk bayramı kutlayan tek ulus biziz.Yüce Atatürk ulusal egemenliğin ilan edildiği 23 nisan1920 Türkiye Büyük millet Meclisinin açılış yıl dönümünü Ulusal egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak ilan etmiştir. KUTLU OLSUN! Hiç bir liderin düşünemediği bu iki önemli kavramı Atatürk düşünmüştür  "Ulusal egemenlik ve çocuk"

      Ulusal egemenlik;egemenliğin ulusa ait olması,ulusun kendi kendini yönetmesi yani demokrası. Çocuk;toplumun geleceği.Bugünün çocuğu yarının toplumu,ulusu meydana getiren insan topluluklarının evlatları. Atatürk ;çocuklarımız bayram yaparak ulusal egemenliğin ne olduğunu öğrensinler ki gelecekte sahip çıksınlar,demokrasıyı yaşasınlar ve yaşatsınlar.

      " Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, bir mutluluk pırıltısısınız! Memleketi asıl aydınlığa boğacak sizsiniz. Kendinizin ne kadar önemli, değerli olduğunuzu düşünerek, ona göre çalışınız. Sizlerden çok şey bekliyoruz!” Mustafa Kemal ATATÜRK bu sözlerle çocuklarımızın ne denli önemli olduğunu ne güzel ifade etmiştir.Biz ne kadar önemsiyoruz,değer veriyoruz,onların gözlerinde geleceğimizi parlak ve aydınlık görebiliyor muyuz.




Dünyayı verelim çocuklara hiç değilse bir günlüğüne

allı pullu bir balon gibi verelim oynasınlar

oynasınlar türküler söyliyerek yıldızların arasında

dünyayı çocuklara verelim

kocaman bir elma gibi verelim sıcacık bir ekmek somunu gibi

hiç değilse bir günlüğüne doysunlar

bir günlük de olsa öğrensin dünya arkadaşlığı

çocuklar dünyayı alacak elimizden

ölümsüz ağaçlar dikecekler


Nâzım HİKMET







17 Nisan 2025 Perşembe

17 NİSAN 1940 KÖY ENSTİTÜLERİ KURULUŞ TARİHİ VE BAYRAMI

17 Nisan 1940 Türkiye Eğitim Devriminin harika okulları KÖY ENSTİTÜLERİ KURULUŞ GÜNÜ ,BAYRAMI KUTLU OLSUN! Atatürk, Mustafa Necati,Saffet Arıkan,Hasan Ali Yücel, İsmail Hakkı Tonguç öncülüğünde tüm eğitim emekçilerini saygı ,özlem ve minnetle anıyorum...


Köy Enstitülerinin kuruluş bayramının 85. yıldönümünde  Köy Enstitülü Öğretmenlerimi saygı ve özlemle anıyor selamlıyorum...Yaktıkları ışıklar hiç sönmesin dileklerimle...Bugün büyük bayram, aydınlanma bayramı. KUTLU OLSUN!




KÖY ENSTİTÜLERİ

Onlar, Köy çocuklarıydı.
Köy çocuklarıydı
Kurumuş çalılar gibiydiler bozkırda.
Kavrulmuş ekinler gibiydiler.
Geldiler,
Yalın ayakları

Ve
Yırtık mintanlarıyla geldiler,
Gönen’e, Aksu’ya, Kepirtepe’ye.
Ezilmiş, sömürülmüş, horlanmış

Ve
Unutulmuştular bin yıldır.
Ferhat oldular,
Yardılar İdris Dağını.
Gürül gürül akıttılar suyunu,
Hasanoğlan’a.
Köroğlu oldular,
Kafa tuttular Bolu Beylerine.
Yıktılar saltanatını ağaların.
Tolstoy’u Balzac’ı okudular koyun güderken.
Mozart’ı, Bethoven’i çaldılar dağ başlarında.
Moliere’i, Sophokles’i oynadılar.
Horon teptiler Beşikdüzü’nde kol kola.
Halay çektiler Yıldızeli’nde türkülerle.
Diz vurdular Ortaklar’da efece...

Siz,
Her gece,
Mehtaba çıkarken Heybeli’de,
Onlar,
Duvar ördüler,
Çatı çattılar.
Yıldızlara bakarak yaz geceleri,
Harman yerlerinde yattılar.
Kazma salladılar yorulmadan.
Kerpiç döktüler
Kerpiç.
Sızlanmadılar hiç.
Yakıştı nasırlı ellerine,
Kitap ve çekiç.
Başladı yurt harmanında imece...
Bir gece,
Karanlık inlerinden sinsice,
Brütüsler çıktı ansızın.
Çektiler zehirli hançerlerini,
Vurdular sırtlarından haince...
Çıktı mağaralarından yarasalar,
Çıktı halk düşmanları,
Üşüştü sülükler gibi üstümüze.
Emdiler kanımızı,
Doymadılar.
Yıktılar umudunu Türkiyemin.
Aydınlık bir Türkiye gelir aklıma,
Kalkınmış bir Türkiye gelir,
Köy Enstitüleri denince.


Özbek İNCEBAYRAKTAR





 

3 Nisan 2025 Perşembe

3 NİSAN KADINLARIN SEÇME SEÇİLME HAKLARI





 

Türkiye'de kadınlara seçme ve seçilme hakkının tanınması

Atatürk devrimleri sonucu, yerel seçimlerde 1930, genel seçimlerde 1934'ten beri kullanılan siyasi hak.


Kadınlara seçme ve seçilme hakkının tanınması, 1930'larda, Türkiye’de kadınların siyasi haklarını kazanması için gerekli yasaların çıkarılmasını ifade eder. Kadınların siyasi hayatta seçme ve seçilme hakkını elde etmesi; toplumsal hayatta gerçekleşen Atatürk Devrimleri’nden birisidir.


1930 yılından itibaren çıkarılan bir dizi yasa ile önce Belediye seçimlerine katılma, sonra köylerde muhtar olma ihtiyar meclislerine seçilme hakkı tanınan kadınların milletvekili seçme ve seçilme hakları, 5 Aralık 1934’te Anayasa ve Seçim Kanunu’nda yapılan yasa değişikliği ile tanındı.


Belediye seçimlerinde seçme ve seçilme hakkı


Kadınların belediye seçimlerinde seçme ve aday olma hakkı 3 Nisan 1930’da Belediye Kanunu'nun kabul edilmesiyle tanındı.


Sadiye Hanım ya da Sadiye Ardahan (1897 - 1951), Türk siyasetçidir. 1930 yılında, bugün Artvin ili Yusufeli ilçesine bağlı Kılıçkaya (eski adıyla Ersis) beldesinde Belediye Başkanı seçildi ve iki yıl bu görevi yürüttü.

Müfide İlhan (19 Şubat 1911, İstanbul - 2 Şubat 1996, Bodrum), Türk öğretmen ve siyasetçidir. 1950 yılı yerel seçimlerinde Mersin Belediye Başkanı seçildi. Türkiye'de İl Belediye Başkanı olarak seçilmiş ilk kadındır.


Köy Kanunu'nun 20. Maddesinin değiştirilmesine dair 26 Ekim 1933 tarihli ve 2329 sayılı kanunun çıkarılmasıyla; kadınların köy muhtar ve heyetlerine seçilme hakkı tanındı.

İlk kadın muhtarın seçimi

Aydın ilinin Çine ilçesine bağlı Demirdere köyünde (Bugünkü Karpuzlu ilçesi) yaklaşık 500 oy alarak seçimi kazanan Gül Esin, Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk kadın muhtarı oldu.